Değerli eğitim profesyonelleri, sizlere bu yazıda e-öğrenmede nasıl başarılı olabileceğiniz ipuçlarını vereceğim.
E-öğrenme, 2026’da 375 milyar dolara ulaşması beklenen bir pazar. Her servisi ve ulaştırma kanalıyla daha da gelişeceği belli olan bir alan. Gün geçtikçe daha da büyümesi bir popüler trendin eseri değil. Unutmayalım, eğitim hiçbir zaman bir trend olmadı. Eğitim var olma yöntemimiz, var olma sebebimiz ve günün sonunda var oluşumuz. Teknolojinin varlığının eseri olarak şimdi aynı “eğitim” her an bize eşlik edebilir durumda.
Önceden değil miydi?
Hep öyleydi ancak bunu ölçemiyorduk. Teknoloji sadece öğrendiğimizi ölçmemize mi yarıyor? Hayır, teknoloji öğrenme kanalları sayısını artırırken erişilebilirliği arttırıyor ve öğrenilen içeriği sosyal ortamda paylaşırken bunu ölçmeye yarıyor. Günün sonunda “Ne biliyorsun anlat” talebine cevabı vermek için görsel zekaya sahip biri gibi gökyüzüne bakmaya gerek kalmıyor.
Peki değerli eğitim profesyonelleri, bu gelişmeler ışığında eğitim içeriklerinizde neler yapmanız gerekiyor? Zaman, mekandan bağımsız eğitim hep bir hayaldi ve şimdi mümkün. Kişiselleştirilmiş eğitim hep bir hayaldi, şimdi mecburiyet. Bu gelişmeler eğitimi alacaklar yönündeki talepler. Eğitimciler bu taleplere nasıl cevap verecek? Buyrun sizere faydalı olabilecek tavsiye ve örnekler:
Bariz olan: Ne anlatacağınızı bilin
Anlatacağınız herhangi bir konuda uzman olduğunuzu mu düşünüyorsunuz? Artık herhangi mikro alanda uzman olmak için gereken şey 48 saatlik eğitim. Üzücü ama gerçek. Bu gerçeği kabullenin ve “Ben bu bilgimle bu şaklabanlarla aynı ortama girersem rekabette üstün gelirim” demeyin. Şunu bilin, şaklabanların özgüveni ilgiyi getiriyor. Bileni dinliyor olsaydık 2020’ye çok daha farklı bir dünyayla girerdik – dileriz öyle çıkabiliriz.
Halen giyim çok önemli
Eğitimde kendinizi göstermek zorunda değilsiniz; ancak kendinizi göstermek öğrencilerinize genelde fayda sağlıyor, unutmayın. Kendinizi göstermek derken rastgele bir ifadede bulunmuyorum. Sene 2020 olsa da size ilk izlenim için kıyafetlerinizin eşlik ediyor. Bunu unutmayarak işinizin içeriğine gösterdiğiniz özeni, asgari düzeyde görünüşünüze de gösterin lütfen.
Çok biliyorsunuz, çok bildiğinizi bildirmeyin.
“Şimdinin gençlerinin dikkati çok hızlı dağılıyor.” – alakasız. Yedi milyarlık dünyada eğitim hiç bu kadar yoğun olmamıştı. Kalıp içeriklerde sıkılmamak elde değil. Haliyle odağı kendinizde tutmalısınız. Peki nasıl? Lafı uzatmayın. Bildiğiniz bir konuyu anlatıyorsunuz değil mi? Onu en öz ve kısa anlatan da siz olmalısınız.
Eğitmenim ben, Youtuber değil!
Ne belli? Eğitmensiniz. İşiniz eğitmek. İşinizin bu olmasını devam etmek istiyorsanız, işinizi seviyorsunuz demektir. Sevdiğiniz iş değişiyor. Kamera merceğine bakacak ve saatlerce konuşacaksınız. Eğitimlerinizi yüz binlere ulaştırmak ve ışık olmak istiyorsunuz. Fırsat ayağınıza geldi, değişime direnmeyin. Kameranın arkasında sizi dinleyen öğrenciye öğrettiğinizi bilin. Bir kere girince hızlıca alışıyorsunuz, merak etmeyin.
Eğitimi nereye yükleyeyim?
Uzak gelecekte para kazanacaksanız adres Youtube. Öğrenci başına kazanmak istiyorsanız Udemy. Kurs serisi başlatacaksanız TalentLMS, Moodle ve benzeri tüm uygulamalar olur. Kullanmaktan çekinmeyin ve sakın korkmayın. Hiçbiri dolandırıcı değil, siz vermeden para da almazlar merak etmeyin.
En baştan beri ölç diyorsun, tamam. Nasıl?
Eğitimi ölçmenin yöntemi eğitim içeriğinin tamamlandığı nokta. Asıl süreç burada başlıyor. Eğitiminizi alan ne yaptı bilmelisiniz. Bu eğitimi bir yere paylaştı mı görmelisiniz. Eğitim videonuzu sağa sola atacağını beklemeyin, bu pek gördüğümüz bir şey değil. Eğitim sonucunda verdiğiniz yıldızı anne babasına gösteren öğrenciyi düşünün. Peki yıldızı sertifika yaparsanız ne olur? Her yerde paylaşmak isteyecektir. Bunu nasıl takip edeceksiniz? Sertifier’ı kullanın. Eğitimi tamamlayan herkese otomatik sertifika gönderin, sonrasında da takip edin. Ne kadar paylaşım yapıldı ve öğrenciler neler öğrendi görün. Sadece yetenek yönetmeyin, yeteneğin maddi manevi size kazancını da hesaplayın.
Bu yazı e-öğrenmeye içerik paylaşacak eğitim profesyonelleri için giriş niteliğindeydi. Devamı gelecek ve işin bariz kuralları olmadığını unutmayın. Öğrencilerinizin sizinle iletişime geçmesini sağlayın. Her yorum altın değerinde. Bu geri dönüşlere göre siz de yeni şeyler öğreneceksiniz. Öğrendiklerinizi geciktirmeden eğitimlerinize yansıtın.
Öğrenmenin sınırı yok, siz de öğretmek için sınırlarınızı aşın.